Define İşaretleriEşkiya BelgeleriErmeni Gömüleri
 

Kilise – Kiliseler Hakkında Bilgi

Günümüzde Kilise kelimesini kullandığımızda mozaik, ikona, sanat tasvirleri barındıran, çanlı, haçlı binalar gelir aklımıza. Bazı Müslüman kesimler düşman adı duymuş gibi gözlerini açar, Gerçek olan Hristiyanların ibadet etmek için toplanmalarını sağlayan mabetlere verilen isimdir.. Kiliselerin küçük ölçekli inşa edilenlerine ŞAPEL adı verilir. Bazı kiliselere “BAZİLİKA” ismi verilir. Kilise ile Bazilika arasındaki fark, binanın mimari şeklinden kaynaklanır.

Hristiyanlığın ilk devirlerinde Hristiyanlar, putperest mabetlerinde ibadet etmek istemediklerinden, Romalılarca toplantı ve mahkeme salonu olarak kullanılan ve bazilika denilen binaları kiliseye çevirmişler, ve bu şekilde mabetler inşa ederek orada ibadet etmeye başlamışlardır. Bu sebeple bu şekildeki kiliselere bazilika adı verilmektedir.

Kiliseler ancak 4. ve 5. yüzyıllara doğru inşa edilmeye başlanmıştır. Kiliseler bu dönemden önce tamamen bazilika şeklinde inşa edilmekte idi. Bazilikaların çatıları ahşaptı. Kiliselerin üstleri ise, inşa edilmeye başlandıkları andan itibaren kagirden yapıldı.

Bizanslılar kiliselerinin üstünü kubbe ile örttüler. Roman kiliselerinde ise kagir tonozlarla örtüldü.

Kiliselere, halkı ibadete davet etmek için bir de kule ilave edildi ve buna bir çan takıldı ki kilise mimarisinde bu kulelere “çan kulesi” adı verilir.

Kilise mimarisinde kiliseyi meydana getiren ögeler

Katedral:

Katedran; Piskoposun resmi tahtı Kathedra’nın bulunduğu piskoposluk kilisesine denir. Mimari açıdan katedrallerin kiliseden tek farkı büyük boyutlu olmalarıdır.

Altar

Altar: Çoğu taştan yapılan ve takdis ayini için kullanılan masa veya yüksekçe döşemeye denir.

Günah Çıkarma Hücresi

Günah Çıkarma Hücresi: Katolik kiliselerinde, içinde papazın oturarak, penceresinden günahkar kişinin günahlarını dinlediği odaya denir. Günah çıkarma hücresi, 16. yüzyıldan bu yana 3 gözlü bir ahşap kulübe biçimini korumaktadır. Papaz, ortadaki bölümde oturur; günah çıkartacak olanlar, papazınkinden kafesle ayrılmış olan iki yandaki gözlerde yer alırlar.

Jübe:

Jübe: Kiliselerde nefi korodan ayıran altı boş bir köprü şeklindeki mahfildir. Üzerine merdivenle iki yandan çıkılır ve üzerinde incil okunurdu. Jübe’ler Fransız kiliselerine mahsustur. 12. yüzyılda beliren jübeler, 18. yüzyılda ortadan kaldırılmışlardır. Günümüzde ancak birkaç kilisede görülebilirler.

Çan Kulesi: 

Çan kulesi hemen üstteki resim Kilisenin yanında yer alan yada ona bitişik durumda olan ve içinde çanların bulunduğu kuledir. 8. yüzyılda S. Pietro Kilisesi’ nin çan kulesinin bulunduğu bilinse de, zamanımıza kadar ulaşanen eski örnekler 9. yüzyıldan kalanlardır.

Narteks

Narteks: Bazilika şeklindeki Hıristiyan kiliselerinin giriş tarafında bulunan revaklı kısma denir. Bunların bazen çift olanları da vardır ki, dışarıdakilere “dış narteks”; iç taraftakilere de “iç narteks” adı verilir. Narteksler genelde kiliseye girmek için dinen lazım gelen vasıflara haiz olmayanlara mahsustur.

Nef:

Nef: Kilisede apside dik doğrultuda, birbirlerinden sütun yada ayak dizileriyle ayrılmış, uzunlamasına mekanların her birine denir.

Sivrik

Sivrik: Bazı büyük kiliselerde veya kulelerde yapılan oldukça yüksek ve sivri külahlara denir. Sivrikler genelde ahşaptan yapılırlar ve üzerleri kurşun kaplanır.

Transept (Transeption):

Transept (Transeption): Bir kilisenin boydan boya olan uzun sahnını baş tarafına yakın bir yerinden kesen ve iki tarafta birer kol şeklinde iki sahın meydana getiren ve kilisenin içine haç şeklini veren kısımdır. Bu enine sahınla boyuna sahnın birleştiği yerde oluşan zemini dört köşeli mahale “Transept Dördülü”; kollarına da “Transept Çeliplemesi” denir. Bu kısım çoğu zaman kilisenin yan duvarlarından dışarı taşkın olur ve kapıları da bulunabilir. Bazı transeptlerin ise cepheleri yuvarlak olur. İki transeptli yapılmış kiliseler de vardır.

Andron:

Andron: Bizans kiliselerinde erkekler için ayrılmış bölüme denir.

Gülpencere:

Gülpencere: Genellikle kilisede orta nefin batı ucunda ve transeptin iki ucunda yer alan yuvarlak bir pencere şeklidir.

Confessio:

Confessio: Kilisede sunağın hemen yanında yada altında yer alan, rölik saklama işlevini gören niş veya yer altı odacığına denir.

Rölik:

Rölik: Hıristiyanlıkta Hz. İsa, aziz ve azizelerle ilişkili yada onlardan arta kalan kutsal eşya yada parçalara verilen isimdir. Örneğin, Hz. İsa’nın çarmıha gerildiği haçın parçaları rölik sayılır. Kutsal kişilerin kemikleri gibi, vücut parçaları da rölik’tir.

İkonostatis:

İkonostatis: Bizans kiliselerinde ana nefi apsit kesiminden ayıran ikonlarla bezeli bölme duvarına denir. Mekanı tümüyle bölmez, yerden ancak 2-3 metre yükselir.

İkon (İkona):

İkon (İkona): Rus ve Yunan Ortodoks kiliselerinde, renkli İsa, Meryem ve Aziz tasvirlerine verilen addır.

Koro Yeri:

Koro Yeri: Kilisede apsit ile transeptin ana nefle kesiştiği alan arasında kalan, ortodoks kiliselerinde bulunmayan, koro üyeleri için ayrılmış kısımdır.

Manastır:

Manastır: Hristiyan din adamlarının kent yaşamından uzakta yaşayıp tapınmaları için kırlık veya dağlık yerlerde kurulmuş bir dinsel yapı türüdür.

Kilise Çeşitleri ve Kiliselerde Define Daha Fazla Bilgi Edinin

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.